Kağıttan Gemi


 

" ... Kağıttan gemiler yapıp gezmek istiyorum bütün denizleri. Okyanuslara çıkamam çok büyük. Kıyıdan kıyıdan denizlere doğru gidebilirim bence. Ama beni deniz tutuyor. Büyük teknelerde kötü oluyorum. Ama kağıttan gemilerle bir şey olmaz bence. Çünkü daha sevimliler. Bir mavi bir pembe kağıttan gemi yapsam, birine ben binsem birine hayallerim.. hayallerim maviye binsin gök yüzü kadar temiz denizler kadar uçcuz  bucaksız yol alsın. Bir de beyaz kağıt gemi lazım bana... rengi belli olmayan her şeyi oraya yerleştirelim, kelimeleri hayalleri, insanları, kararsızlık yaratan kararları... evet aslında tüm kararsızlıklarımı bir kağıttan gemiye doldursam zaman içinde alacakları kararlara göre ayrılsalar....

Evet kıyıdan gezeceğim tüm toprakları kağıttan gemilerimle. Kıtalar diye bir yer yok bence. Bir büyük toprak parçası ikiye ayrılmış hepsi bu. Başına ayrı sonuna ayrı ortasına ayrı isim verilmiş. Çünkü biz isim vermeyi severiz. Sınıflandırmalıyız. Herkes yerini bilmeli. Ona göre davranırız. Sen kimlerdensin diye sorar mesela yaşlı teyzeler. Tanıdık çıkarsan seni daha çok severler. 
Peki hiç bir yere ait olmayanlar? Ya da ait hissetmeyenler ? Daha az mı sevilirler ? Daha sevilmediklerini mi hissederler ? Sen gittiğinden beri ben hiçbir yere ait değil gibiyim..
Sahi ne zaman döneceksin? Hala Aynı sokakta aynı sokak lambasının altında bekliyorum seni.. "






                                                            Yokluğunda Yazdıklarım, Kağıttan Gemi